Alithia, “Schengen’e Giriş Taksime Sıçrama Mı?” başlığıyla manşete çektiği haberinde, Rum yönetiminin, Rum mallarını alıp satan yabancılara karşı başlattığı “sürek avının ortamı zehirlediğine”, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesinden yana olan Kıbrıslı Türkleri “ayağa kaldırdığına” , Schengen Bölgesi’ne giriş ile de "taksimi yakınlaştırdığına” işret ederek, “Yeşil Hat’tı Türkiye ile sıkı bir Avrupa sınırı haline mi getireceğiz? Barikatlara gümrükler kurarak pasaport kontrolü mü istenecek? sorularını yöneltti.
Hristodulidis’in 2026’da Schengen’e girişe hazır olunabilmesi için 2025 sonuna kadar gerekli prosedürlerin tamamlanacağı açıklamasını hatırlatarak, AB üyelerinin Schengen’e girebilmesi için “Sınır denetimi, vize, polis iş birliği ve kişisel nitelikli verilerin korunması, diğer Schengen ülkeleri adına dış sınırları denetleme sorumluluğunu üstlenme ve tek tip Schengen Vizesi verme ve Schengen Bilişim Sistemine (SIS) bağlı olma gibi Schengen kurallar demetini uygulaması gerektiğini hatırlattı.
Gazete Güney Kıbrıs’ın kendi özel durumu olduğunu belirterek, “hükümranlığının tamamında kontrol, sınırlarında gerçek denetim sağlayamadığını", Yeşil Hat Tüzüğü’nün AB sayesinde uygulandığını ve KKTC ile insan ve emtia gidiş gelişlerinin kolaylaştırıldığını hatırlattı ve Kıbrıs sorununun çözüm sürecinin devam ettiğine de vurgu yaptı.
Rum yönetiminin Schengen Bölgesi’ne giriş için yapacağı anlaşmada en ciddi konunun, “Kıbrıs Cumhuriyeti” vatandaşı olmayan ancak Rum vatandaşları ile aynı haklara sahip Kıbrıslı Türklerin statüsü olduğuna da dikkat çekildi.