Şölen deyince hemen birilerinin gözünde canlanan sahne şu:Makarna kazanı, köfte ekmek, çay bardağı…Ve tabii ki “gençler sırf yemek için geldi” masalı.
Vallahi billahi bu kafanın artık değişmesi lazım.
Ben sordum: “Beni niye çağırmadınız?”Aldığım cevap net: “Gençleri çağırdık, yeter de arttı.”
Ve gerçekten de orada gençler vardı.Hem de öyle “listeyi dolduralım, selfie çekelim” gençliği değil…Tertemiz yüzlü, dimdik duruşlu, sahici bir gençlikti bu.
Ama gel gör ki, bazı politik zihinler hâlâ bu gençleri üç kuruşluk menüye indirgemeye çalışıyor.Ne diyelim… Zihin kapasitesi bu kadar olunca, gençlerin kararlılığı size tabii ki pahalı geliyor.
O gün gençleri temsilen konuşan MYK üyesi çıktı sahneye.Ne dedi biliyor musunuz?“Cumhurbaşkanlığı seçimi kişisel yarış değil, zihniyet mücadelesidir.”
İşte tam da burası bam teli.Çünkü mesele kişi değil, mesele vizyon.
VE EKLEDİ...''Federasyon türkülerini dinlemek istemeyen, yiğitlikleriyle destanlar yazmış bir neslin torunlarıyız''dedi .Onlar dedelerinin, ninelerinin yaşadıklarını unutmamış; araştırmış, öğrenmiş ve kararını vermişti.
Ama siz hâlâ onların tabağına bakıyorsunuz.
Bir başka gerçeği de göz ardı edemeyiz:Gençlerin kişisel çıkar siyasetine karnı aç mı sanıyor musunuz?Onlar, şahsi menfaatini önceleyen siyasetçiyi çoktan tespit etmiş durumda.Sizin o “ben olmazsam oy yok” triplerinizi de, “makam mevki” hırsınızı da görüyorlar.
Artık öyle kandırılacak, üç beş vaatle susturulacak bir gençlik yok.Bu gençler pazarlık masasında değil, gelecek masasında oturmak istiyor.
Bakın, bir milletvekili arkadaşım anlattı geçenlerde:“Benim iki kızım var. Onların geleceğinden endişeliyim.Ben Federasyon istemiyorum, O yüzden sahadayım.”
İşte bu kadar net.Babalar korkuyor, gençler korkuyor, toplumun her ferdi geleceği için sahada...Ama kimse o korkuyu “bir tabak yemekle” avutamaz.
O gün orada sahneye çıkan gençler, aslında bir mesaj verdi:“Biz buradayız. Bizim davamız, bizim geleceğimiz var. Ve bu geleceği üç kuruşa, üç öğün yemeğe satmayacağız.”
Yiğit bir neslin torunları olduklarını hatırlattılar.Federasyon türkülerine kulak tıkadıklarını, gerçek çözümü bildiklerini söylediler.Ve en önemlisi, bu seçimin artık “kişiler” üzerinden değil, “zihniyetler” üzerinden yürüdüğünü haykırdılar.
Ama siz…Siz hâlâ gençlerin tabağına bakıyorsunuz.Pes doğrusu!
Gençler geliyor beyler, hem de tertemiz, duruşlu ve bilinçli bir şekilde.Siz onları küçümsemeye devam edin, onlar sizin küçüklüğünüzü tarihe not düşecek.
ŞURAYA DA GECENİN ANLAMINI ORTAYA KOYAN GENÇLERİMİZ KOYALIM