
Dünyanın sayılı ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetleri, kendisini çağın gereklerine göre sürekli geliştiriyor. Bu kapsamda, Rusya-Ukrayna ve İran-İsrail savaşlarını yakından takip eden Türkiye, ulusal güvenlik politikalarını güncelliyor.
Güvenlik güçlerine göre, İran ve İsrail arasındaki savaşta öne çıkan en önemli unsurlar hava gücünün etkin kullanılması oldu. İsrail’in İran’a “stratejik felç” taktiği ile saldırdığına dikkat çeken güvenlik güçleri gerek hava üstünlüğü gerekse uzun menzilli füze sistemlerinin belirleyici rol oynadığı çatışmaların TSK’nın savunma konseptinde yeni bir dönemin işareti olacağına vurgu yapıyor.
YAKLAŞMADAN OPERASYON
Elektronik harp yetenekleri, radar sistemleri, İHA’lar ve uzun menzilli füzelerin muharebe sahasındaki etkisine işaret eden güvenlik güçleri, bu unsurların, yeni dönemde TSK’nın odaklanacağı önemli alanların arasında yer alacağına dikkat çekiyor.
Edinilen bilgiye göre, özellikle Ukrayna’nın Rusya’ya düzenlediği drone saldırıları, İsrail’in İran’a yönelik bombardımanı ve Tahran’ın verdiği karşılık sonrasında savunma, istihbarat ve diplomasi birimlerinin yaptığı güvenlik ve acil durum toplantılarında Türkiye’nin yeni savunma konseptine ilişkin kapsamlı değerlendirmeler yapıldı.
Güvenlik güçlerine göre, havadan havaya, havadan karaya ve karadan havaya mühimmat türlerinin modern savaşlarda kritik önemde olduğu bir kez daha kanıtlandı. Savaş alanında hedefe yaklaşmadan operasyon yapabilen platformlar ve bunlara entegre edilmiş sistemlerin artık bir tercih olmak çıktığına dikkat çeken güvenlik kaynakları bunun bir zorunluluk olduğuna işaret ediyor. İsrail’in İran’a düzenlediği nokta suikastlar sonrasında lider kadronun korunması, kritik altyapıların güvenliği ve stratejik tesislerin savunulması da öncelikli konular olarak karara bağlandı.
AKLIN AKILLA MÜCADELESİ
Güvenlik güçlerinin “Savaşlar, saldırılar aklın akılla mücadelesi. Yeni bir şeyler bulmanız, sistemler üretmeniz lazım, bunu yapamazsanız sahada değeriniz kalmaz” bakışının da Türk savunma sanayiine yön vermesi bekleniyor. Bu çerçevede yapay zekâ destekli yüksek teknolojiye dayalı sistemler daha çok öne çıkarılacak. Türkiye’nin, özellikle bölgesel tehditlere karşı caydırıcılığının ve hava savunma kabiliyetlerinin artırılması ve güçlendirilmesi için bu alandaki gelişmeler hız kazanacak. Yerli ve millî sistemlerle üretilen platformların sayısı artırılacak ve seri üretimlere ağırlık verilecek. Radar ağları genişletilecek ve yapay zekâ destekli savaş sistemleri devreye alınacak.