İyot gebelik döneminde anne ve bebek sağlığı içi kritik rol oynuyor

İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Süleyman İpekçi, iyot eksikliğinin en ciddi sonuçlarının gebelik döneminde görüldüğünü ve bu nedenle hamilelerin ve çocukların iyot alımının kritik önem taşıdığını aktardı.

İyot gebelik döneminde anne ve bebek sağlığı içi kritik rol oynuyor
31-10-2025 14:42

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, vücut için hayati öneme sahip bir mineral olan iyot, tiroid hormonlarını üreten tiroid bezinin çalışmasında kilit rol üstleniyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Süleyman İpekçi, iyotun sağlık açısından hayati öneme sahip olduğunu ve İyot'un vücudun kendi kendine üretemediği, bu yüzden yiyecekler, su veya tuz yoluyla dışarıdan alınması gereken, toprakta ve denizde bulunan hayati bir mineral olduğunu kaydetti.

İyot'un boynun ön tarafında, kelebek şeklinde bulunan tiroid bezinin "ham maddesi" olduğunu aktaran İpekçi, tiroid bezinin aldığı iyotu kullanarak T3 ve T4 adı verilen tiroid hormonlarını üretiğini anlattı.

İpekçi, T3 ve T4 adı verilen tiroid hormonlarının vücudun "orkestra şefi" gibi çalıştığını kaydederek, tiroid hormonlarının vücudun enerji kullanma hızını, büyüme, gelişme, beyin ve sinir sisteminin çalışması, vücut ısısının korunması ve kalp atış hızı gibi çok önemli fonksiyonları yönettiğini vurguladı.

İyot olmadan tiroid bezinin çalışamadığını vurgulayan İpekçi, tiroid bezi çalışmadan da vücudun temel fonksiyonlarının çoğunun aksadığını kaydetti.

İpekçi, iyot eksikliğinin neden olduğu sağlık sorunları hakkında şu bilgileri verdi:

"Vücut yeterli iyot alamadığında, tiroid bezi hormon üretebilmek için 'daha fazla' çalışmaya başlar. Bu aşırı çaba, bezin fiziksel olarak büyümesine neden olur. İyot eksikliğinin yol açtığı en bilinen sorun, tiroid bezinin büyümesi ile oluşan guatr hastalığıdır. Eksiklik devam ederse, tiroid bezi yeterli hormon üretemez hale gelir. Bu duruma 'hipotiroidi' yani tiroid tembelliği denir." ifadelerini kullandı.

İyot eksikliğinin en ciddi sonuçlarının gebelik döneminde görüldüğüne dikkati çeken İpekçi, en yıkıcı etkilerin, hamilelik sırasında ve bebeklik döneminde görüldüğünü vurguladı.

İpekçi, gebelikteki şiddetli iyot eksikliğinin, bebekte geri dönülmez beyin hasarına, zihinsel geriliğe, sağırlığa, düşük veya ölü doğuma neden olabileceğini paylaşarak, bu yüzden hamilelerin ve çocukların iyot alımının kritik önem taşıdığını aktardı.

- İyot'un fazlası da zarar veriyor

İyot'un eksikliği kadar fazla olmasının da sağlık sorunlarına yol açabileceğinin altını çizen İpekçi, "Sağlıkta her zaman denge esastır, iyot için de bu geçerlidir. Azı da çoğu da zararlıdır. Normal beslenmeyle değil, yüksek dozlu iyot takviyeleri, bazı öksürük şurupları veya tıbbi işlemlerle aşırı miktarda iyot almak tiroid bezinin çalışmasını yine bozabilir." değerlendirmelerinde bulundu.

İpekçi, İyot fazlalığının hipertiroidi, hipotiroidi ve otoimmün hastalıkların tetiklenmesi gibi sağlık sorunlarına yol açacağı bilgisini paylaştı.

- Guatr tedavi edilebiliyor

Dünya genelinde guatrın en yaygın nedeninin iyot eksikliği olduğuna değinen İpekçi, bu hastalığın tiroid bezinin normalden büyük olması şeklinde ortaya çıktığını ve tek bir nedeninin olmadığını anlattı.

İpekçi, iyot eksikliği dışında cinsiyet, aile öyküsü, 40 yaşından sonra artan eğilimler, hormonal değişimler, otoimmün hastalıklar ve radyasyonun da guatr hastalığının diğer nedenlerinden olduğuna işaret etti.

Guatr vakalarının çok büyük bir kısmının başarıyla tedavi edilebildiğini vurgulayan İpekçi, tedavi seçiminin guatrın nedenine, büyüklüğüne, hormon üretip üretmediğine ve hastaya verdiği rahatsızlıklara göre belirlendiğini söyledi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER