AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, artık Türkiye'nin her 10 yılda bir darbe yapılabilecek bir ülke olmadığını, "Milletin emanetini korumak bize verilmişse kanımızın son damlasına kadar mücadele etmekte kararlıyız" mesajını çok net verdiklerini, muhataplarının da bu mesajı çok net gördüğünü söyledi.
Usta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimi sırasında TBMM Genel Kurulunda yaşananları ve sonrasında FETÖ'ye karşı verilen etkin mücadeleyi anlattı.
15 Temmuz gecesi Ankara'da olduğunu, şehirde yaşanan hareketlilik üzerine ilk başta AK Parti Genel Merkezi'ne, ardından da diğer milletvekilleriyle beraber TBMM'ye gittiğini belirten Usta, muhalefet milletvekillerinin de Meclis'e gittiğini ve bir dayanışma ruhu sergilendiğini vurguladı.
'ŞEHİT OLABİLİRİZ AMA GERİDE KALAN ÜLKE, İNSANLARIMIZ NE OLACAK DİYE DÜŞÜNDÜK'
"Meclis'in bombalanacağını hiç düşünmezdim." ifadesini kullanan Usta, o gece belki de dünya tarihinde görülmemiş bir şeyin yaşandığını dile getirdi.
Meclis'in bombalandığı sırada yaşadıklarını anlatan Usta, şunları kaydetti:
"Şunu düşündük, biz burada ölebiliriz, şehit olabiliriz hiç sorun değil ama geride kalan ülke, insanlarımız ne olacak? Yıkılmış, bitmiş, parçalanmış bir ülkeyi hedefliyorlardı. Bunu tek başına yapmaları da mümkün değil. Dışarıdan da bir destek aldıkları çok net ortadaydı. O gece milletin kararlı duruşu, Sayın Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın ölümü göze alarak ekranlara çıkıp telefonla da olsa görüşme yapıp kararlı duruşunu çok net ortaya koyması, milletimizi meydanlara davet etmesi ve bunlara fırsat vermeyeceğimizi çok net bir şekilde söylemesinin ardından tablo değişti."
'HERKES KORKUP KAÇSAYDI TÜRKİYE, SURİYE'DEN FARKLI OLMAZDI'
FETÖ'nün, o gece Ankara bombalanırken, Genelkurmay Başkanlığına baskın yapılırken, Meclis ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bombalanırken "kimse sokağa çıkmaz" diye düşündüğünü ancak tam tersinin olduğunu hatırlatan Usta, "Herkes korkup kaçsaydı Türkiye, Suriye'den farklı olmazdı." dedi.
'ÇOK NET BİR MESAJ VERİLDİ'
İnsanların cesur yürekleri ve vatan sevdası sayesinde o gece her şeyin tersine döndüğünü, hiçbir şeyin teröristlerin planladığı gibi olmadığını dile getiren Usta, "Bugün Türkiye, büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadı. O günden sonra hem dünyaya hem de bu teröristlere ve elebaşlarına 'Silahla, F16'larla bile olsa bu ülkede yönetim ele geçirilemez' diye çok net bir mesaj verildi." ifadesini kullandı.
FETÖ İLE MÜCADELE
FETÖ ile mücadelenin 15 Temmuz öncesinde başladığını söyleyen Usta, "28 Şubat darbesiyle bunların çok ciddi bir bağlantısı olduğunu düşünüyorum. 28 Şubat'ta yapılan darbede bunlar 'Başörtüsü füruattır' dediler ve orada bir tavır sergilediler; '28 Şubat darbesini yapanlarla aynı fikirdeyiz' diye kendilerini afişe ettiler." şeklinde konuştu.
17-25 Aralık yargısal darbe teşebbüsünü ve dershanelerin kapatılması sürecini hatırlatan Usta, "Bunların aslında göründükleri gibi dertlerinin bu ülke için çalışmak değil, aslında dertlerinin Recep Tayyip Erdoğan'ı, AK Parti'yi, bu ülkeyi ve vatanını seven insanları devirmek olduğunu geri dönüp baktığınızda çok net görüyorsunuz." dedi.
'15 TEMMUZ GECESİ ZİRVE NOKTAYA ULAŞTI'
FETÖ'yü asıl besleyenin bu süreçlerde onlarla birlikte hareket edenler olduğunu söyleyen Usta, "Onların kanalı olan Samanyolu TV önünde bugünün ana muhalefetinde olan kişinin 'Medyayı kapatamazsınız, susturamazsınız' diye açıklama yaptığını görüyoruz. Bunlara destek verenler de aslında hep aynı zihniyet. Bu ülkede seçilmiş iradeyi susturmak, milletin egemenliğini yansıtan kim varsa onları al aşağı etmek niyetinde olanlar hep birleştiler. Böyle bir mücadeleydi bu. O mücadele 15 Temmuz gecesi zirve noktaya ulaştı." değerlendirmesinde bulundu.
Devletin silahını kendi vatandaşına karşı kullananı affetmenin mümkün olmadığını ifade eden Usta, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında kararlı bir mücadeleye girildiğini ve bu teröristlerin yakalanıp gereğinin yapıldığını anlattı.
FETÖ'nün gizli yapılanmasıyla ilgili mücadelenin devam ettiğinin altını çizen Usta, şunları kaydetti:
"Şunun artık farkındalar: Türkiye, her 10 yılda bir darbe yapılabilecek bir ülke değil artık. Bu konuda kararlıyız. 'Milletin emanetini korumak bize verilmişse kanımızın son damlasına kadar mücadele etmekte kararlıyız' mesajını çok net verdiğimizi ve onların da çok net gördüğünü biliyoruz."