Fileleftheros “Gaspçıların Tutuklanması Holguin’in Ajandası Dışında… Letimbiotis: Suçları Siyasi Bir Meseleye Dönüştürmeye Yönelik Her Türlü Girişim Görüşmenin Rayından Çıkarılmasıdır” başlıklı haberinde, Cumhurbaşkanı Tatar’ın işaret ettiklerinin, Holguin’in Ada’da bulunduğu süre içerisinde görüştüğü yabancı diplomatlar tarafından, tutuklamaların Kıbrıs sorununu etkileme ihtimaliyle ilgili bilgi almak üzere gündeme getirildiğini yazdı.
Habere göre Rum Sözcü Konstantinos Letimbiotis Holguin’in, Hristodulidis ile görüşmesinde tutuklamalar konusunu gündeme getirmediğini söyledi ve şöyle dedi:
“İyi yönetilen bir devlette, bir demokraside, yürütme erkinin yargıya müdahalesinin söz konusu olmayacağını uluslararası toplumda herkes bilir, bilen de bilir. Gaspçılığın siyasi boyutla bilinçli özdeşleştirilmesi yersiz ve tehlikelidir. Mülkiyet veya insan hakları ihlallerinin cezasız bırakma, müzakereler için ya da sözde iyi niyet göstergesi olarak tırnak içinde veya dışında şart koşulamaz.”
Cumhurbaşkanı Tatar’ın tutuklamaları Kıbrıs sorunundaki süreçlerle bağlamasının kaygı yaratıp yaratmadığı sorusuna karşılık “Rum Yönetimi'nin hukuk devleti çerçevesi içerisinde hareket ettiği ve tutuklamaların, temel insan haklarını koruma ile ilgili olduğu” cevabını yineleyen Letimbiotis “Cezai suçları siyasi meseleye dönüştürme çabasının hedefi görüşmenin özünü rayından çıkarmaktır.” iddiasında bulundu.
Gazeteye göre, Letimbiotis soru üzerine, Rum emlakçıların da karıştığı yolundaki bilgilerin yetkili makamlarca değerlendirildiğini ve araştırıldığını söylemekle yetindi.
Rum Yönetimi'nin, inisiyatif almayı sürdürmeye bağlı olduğunu da söyleyen Letimbiotis “İstediğimiz, diyaloğun Kıbrıs sorununda arzu edilen ilerlemenin olabilmesi için ilk bariz adım olmasıdır. Öteki tarafta da gerçekten samimi siyasi irade varsa.” dedi.
KKTC’de yapılacak Cumhurbaşkanı seçiminin Kıbrıs sorununa “yan etkileri” sorulduğunda “Dikkate alınan bir parametredir ancak Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos’un da dediği gibi, kaybedecek zamanımız olduğunu düşünmüyoruz.” diyen Letimbiotis, Temmuz ayındaki konferans için yoğun hazırlık yaptıklarını, konferans oluşumunun (katılımcılar) öze dair görüşmeye, müzakerelerin yeniden başlatılmasında özlü ilerleme kaydedilmesine olanak tanıdığını söyledi. Letimbiotis, “Gerek BM olsun gerek AB, uluslararası toplumun açıklamalarında ortak hedef özlü ilerlemedir.” dedi.
Gazete, Holguin’in Türkiye ziyareti ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la görüşmesi hakkında kamuoyuna herhangi bir şey söylenmediğini de kaydetti.
Rum Yönetimi'nin, Fidan-Holguin görüşmesi hakkında bilgi almayı beklediğini yazan gazete, Holguin’in Atina’ya gideceği ve yarın Yunan Dışişleri Bakanı Yorgos Yerapetridis ile görüşeceğini kaydederek, “Türk tarafının ilk mesajlarıyla ilgili daha net görüntünün bu görüşmeden çıkmasının beklendiğini” ekledi.
Alithia ise “Aşırılıktan Boşluğa… Holguin’in Fidan’la Görüşmesi Kıbrıs Sorunu İçin Çok Kritik Olarak Lanse Edilmişti” başlıklı haberinde Fidan-Holguin görüşmesinin ardından açıklama yapılmamasından duyduğu şaşkınlığı öne çıkardı.
Gazete habere “Fidan-Holguin görüşmesi Kıbrıs sorunundaki çok kritik görüşme diye lanse edildi, öncesinde birçok manşet, beklenti, açıklama ve siyasi analiz yapıldı. Sonunda? Bir paylaşım. Kısa. Ne bir ortak açıklama ne de fotoğraf” vurgusuyla giriş yaptı.
“Çok reklam edilen görüşme oldu, sadece oldu. Bir şey söylendi mi, bir saptama yapıldı mı ya da bir şey reddedildi mi kimse bilmiyor. Ankara (görüşmeyi) tek bir ifadeyle yorumlamayı tercih etti. Lefkoşa, neredeyse hiç. Holguin de sessizliğini koruyor. Diplomatik bir olay 280 karakter içerisinde gömüldü.” ifadesini kullandı.