Dünya

Gazzeli bebeklerin üzerinde ölüm kol geziyor... Son kurban 4 aylık Sekkafi oldu!

İsrail'in , 2 Mart'tan bu yana Gazze Şeridi'ne uyguladığı sıkı abluka çocukların akut yetersiz beslenme sorunu yaşamasına ve yaşamını yitirmesine sebep oluyor. İsrail'in son kurbanı 4 aylıkken hayata gözlerini yuman es-Sekkafi oldu.

Gazzeli bebeklerin üzerinde ölüm kol geziyor... Son kurban 4 aylık Sekkafi oldu!
05-05-2025 17:08
Google News

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya bölgesinde bir çadırda kalan Filistinli Nadya el-Mısri, İsrail'in 2 Mart'tan bu yana uyguladığı sıkı abluka sonucu tükenen un yerine, mercimek ve makarnadan yaptığı ekmekle çocuklarını doyurmaya çalışıyor.

Gazze'de yaşayan 2 milyonu aşkın Filistinli, hayatta kalmak için her türlü mücadeleyi veriyor. Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı'nın (WFP), "WFP destekli 25 fırının tamamının, buğday unu ve pişirme yakıtının tükenmesi nedeniyle kapandığını" duyurmasının üzerinden 1 ayı aşkın zaman geçti.

Fırınların kapanmasından bu yana karınlarını doyurmak için türlü yollara başvuran Filistinliler, bayat ve bozulmuş unları kullanarak yaptıkları ekmekleri yemek zorunda kaldı. Bazı aileler ise mercimek gibi gıda maddelerinden elde ettikleri unla ekmek yapmaya koyuldu.

Cibaliya'da çadırda yaşayan 59 yaşındaki Nadya el-Mısri de zor ve meşakkatli olsa da çocuklarının karınlarını doyurmak için makarna ve mercimeği havanda dövüp un elde ederek ekmek yapmaya başladı.

Mısri, makarnaları bir gün önceden suda ıslatıp ertesi gün suyunu süzerek onu ve mercimeği havanda dövüyor. Hamurun birbirini tutması için bir kase un ekliyor, maya ve tuz koyup yoğurarak ekmek hamuru elde ediyor. Eliyle açtığı küçük bezeleri ise odun olmadığı için kağıt parçalarıyla yaktığı saç fırında pişiriyor.

AÇLIK ARTIK GAZZE'NİN HER YERİNDE

Kendisi de kanser hastası olan Filistinli kadın, 10 kişilik ailesinin karnını doyurmak için verdiği mücadeleyi AA muhabirine anlattı.

Ateşkes öncesinde kuzeye yardım girişi olmadığı için açlığın daha çok bu bölgede olduğunu ancak şimdi tüm Gazze'de açlığın kol gezdiğini vurgulayan Mısri, "Gece gündüz bu çocuklar ne diyecek diye düşünmekten uyuyamıyorum. Ben de kanser hastası bir insanım. 1,5 senedir ilaç bile almadım. Pazarda bir şey yok. Olan da ateş parası. Pirinç yok, domates, salatalık fahiş fiyat, alınmıyor. Alacak para da yok." dedi.

ÇOCUKLARIN BU EKMEKLERİ YEMEKTEN BAŞKA SEÇENEĞİ YOK

Çocukların açlıktan ölmemesi için böyle bir seçeneğe başvurduğunu söyleyen Mısri, "3 aydır ablukadayız, un yok, yemek yok. Başka alternatifimiz yok. Çocuklarımız açlıktan ölüyor. Açlık ve ölüm korkusundan bunu yapıyoruz." diye konuştu.

Gazze'de açlıktan ölümlerin yaşandığını hatırlatarak Müslümanlara "Neredesiniz?" diye seslenen Mısri, "Çocuklarımız geceleri açlıktan ağlıyor. Ben ve çocuklarım aylardır aç yatıyoruz. Çocuklar bunu yemek istemiyor ama başka çareleri de yok. Yapımı zor ve pişerken de dağılıyor ama yemek zorundayız. Keşke herkes bunu denese de Gazzelilerin nasıl yemek yediğini görse." ifadesini kullandı.

64 GÜNDÜR YARDIM GİRİŞİ ENGELLENİYOR

 İsrail'in 2 Mart'tan bu yana sınır kapılarını kapatarak hiçbir insani yardımın girişine izin vermediği Gazze Şeridi'nde 5 yaş altı en az 3 bin 500 çocuğun açlıktan ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.

Gazze'deki hükümetin medya ofisinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in 64 gündür Gazze Şeridi'ne çocuk maması ve gıda girişine izin vermediği vurgulandı.

Gazze'de yetersiz beslenme sorunuyla hastanelere getirilen çocuk sayısının 70 bini aştığı, 5 yaş altı en az 3 bin 500 çocuğun açlıktan ölüm tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğu, 1,1 milyon çocuğun hayatta kalmak için gerekli günlük besinden yoksun olduğu kaydedildi.

İsrail'in, uluslararası toplumun sessizliğini fırsat bilerek açlığı bir silah olarak kullandığı, ilaç ve gıda girişini engellediği ifade edildi.

Uluslararası hukuk uyarınca tüm bunların savaş suçu sayıldığı ve uluslararası toplumun İsrail'e baskı yapmayıp sessiz kalarak bu suça ortak olduğu vurgulandı.

ÇOCUKLARIN ÜZERİNDE "ÖLÜM" KOL GEZİYOR

Gazze-Mısır sınırında 3 bin insani yardım yüklü tır içeri girmeyi beklerken, yiyecek ve içeceğe ulaşamayan çocuklar dünyanın gözü önünde ölümle pençeleşiyor ya da bu mücadeleye yenik düşüp hayatlarını kaybediyor. Bu sorun, kuzeyden güneye Gazze genelinde kendini gösteriyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Münir el-Burş, 1 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, işgalcilerin devam eden ablukası nedeniyle, Gazze halkının yüzde 91'inin "gıda krizi" yaşadığını, yüzde 65'inin temiz içme suyuna ulaşamadığını, çocukların ve emziren annelerin yüzde 92'sinin ciddi beslenme yetersizliği yaşadığını duyurdu.

Gazze'deki hükümetin medya ofisi ise dün, çoğu çocuk ve bebek olmak üzere açlıktan ölenlerin sayısının 57'ye yükseldiğini açıkladı. Bu listeye dahil olan son bebek, Gazze kentindeki Rantisi Çocuk Hastanesinde 4 aylıkken hayata gözlerini yuman Cinan Salih es- Sekkafi oldu.

"KIZIM DIŞARI ÇIKAMADAN ÖLDÜ"

Meşru Beyt Lahiye sakinlerinden olup Şifa Hastanesi yakınlarına göç ettiklerini aktaran Cinan'ın annesi Aye Halil Sekkafi (21), kızının 2 kilo 600 gram doğduğunu, 4,5 kiloya kadar çıktığını ancak 1 aylıkken kilo vermeye başladığını söyledi.

Cinan'ı 3 aylık iken hastaneye götürmeye başladıklarını, 4 aylık olunca kilosunun 2 kilo 800 grama kadar düştüğünü anlatan Filistinli anne, bütün eczaneleri ve hastaneleri dolaşmalarına rağmen doktorların istediği ilaçları ve sütü bulamadıklarını dile getirdi.

Hastanede, Cinan'ın yurt dışına çıkıp tedavi görmesi için belge hazırlandığını belirten Sekkafi, şöyle devam etti:

"Çıkış belgesi hazırladılar ve kapılar açılırsa çıkarsınız dediler. Her defasında bize 'gelecek perşembe ya da pazar kapılar açılır' dediler. İki gün önce yine 'pazar günü kapılar belki açılır' dediler ama Cinan pazar olmadan (cumartesi) vefat etti. Gazze'deki abluka ve açlık yüzünden vefat etti."

"BEN ÖLSEYDİM DE KIZIMIN ÖLDÜĞÜNÜ GÖRMESEYDİM"

Kızının her gün gözlerinin önünde öldüğünü gördüğünü ve 14 gün boyunca "o" ölecek diye uyku bile uyumadığını anlatan Sekkafi, "Onunla birlikte ben de yetersiz beslendim. Yemedim, içmedim. Zaten ne yiyecek var, ne de içecek. Bir parça ekmek 10 şekel." diyerek, çocuklarla birlikte annelerin de geldiği durumu gözler önüne serdi.

Hastanede oldukları süre içerisinde kızını gördükçe kalbinin bin parçaya ayrıldığını ve bütün dünyaya "kızımı kurtarın diye" haykırmak istediğini söyleyen anne Sekkafi, şunları kaydetti:

"Bir sürü yardım çağrısında bulundum ama kimseden ses çıkmadı. Kızımı dünyanın bu vahşiliğinden kurtaran Allah oldu. Onu hastalığından ya da açlıktan değil dünyanın vahşiliğinden ve içinde bulunduğumuz bu saçmalıktan kurtardı. Bu, hayatımın en zor anıydı. Ölmeyi ve onun ölüm haberini duymamayı temenni ederdim. Küçüktü ama sonuçta o da bir can taşıyordu. Kızım ölürken onu seyreden ve bizi bu duruma getirenlere yazıklar olsun."

Genç anne Sekkafi oğlu Kenan'ın da sürekli "açım" diye ağladığını ve kardeşi gibi yetersiz beslenme sorunu yaşamasından endişe ettiğini aktardı.

KAPILAR AÇILMAZSA ONLARCA ÇOCUK ÖLEBİLİR

Rantisi Çocuk Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü Başkanı Doktor Ragıp Verş Ağa da Cinan'ın durumuyla ilgili bilgi verdi.

Cinan'ın özel bir süt ürününe ihtiyaç duyduğunu ancak bunun Gazze'de bulunmadığını paylaşan Dr Ağa, "Yetersiz beslenme ve kronik ishal, Cinan'ın kilo kaybetmesine, bağışıklığının zayıflamasına ve akut enfeksiyonlara yakalanmasına neden oldu. Bu da onu ölüme kadar götürdü. Gerekli besinler ve ilaçlar bulunmazsa onlarca çocuğu bu şekilde kaybedebiliriz." uyarısı yaptı.

OĞLUNUN İYİLEŞİP AKRANLARI GİBİ YÜRÜMESİNİ İSTİYOR

Rantisi Çocuk Hastanesinde yetersiz beslenme sorunuyla karşı karşıya olan 16 aylık Cihad Saad'ın annesi Ummu Muhammed de oğlunun durumunun her geçen gün kötüye gittiğini belirterek, yetkililere ve ilgili kurumlara yardım çağrısında bulundu.

Cihad'ın akut toksit yetersiz beslenme sorunu yaşadığını ve ihtiyaç duyduğu gıdalar ile proteini temin edemediklerini dile getiren Ummu Muhammed, "Güneyden göç ettiğimizden bu yana kilosu düşmeye başladı. Yetersiz beslendiği için oğlum ayakta durup yürüyemiyor bile. İyileşmesini ve tüm çocuklar gibi yürümesini istiyorum. Ne içinde bulunduğumuz durum ne de mekan, bu gıdaları temin etmeye uygun değil. Spazm da geçiriyor, bunun için elektroterapi görüyor. Durumunun daha da kötüleşmesinden korkuyorum." dedi.

GAZZE'NİN GÜNEYİNDE DE TABLO AYNI

Gazze'nin her yerinde yetersiz beslenme sorunu yaşayan çocuklara rastlamak mümkün. Güneydeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesindeki 5 aylık Sivar Aşur bebek de yetersiz beslenme nedeniyle ölümle pençeleşen çocuklardan biri.

Sivar'ın annesi Necva İmad Arram, "Kızım 2 kilo 400 gram doğdu ve yavaş yavaş kilo almaya başladı. Gastroenterite (mide gribi) yakalandıktan sonra ise vücudunda dehidrasyon ve yetersiz beslenme sorunu oluştu ve kilo vermeye başladı. 5 aylık olmasına rağmen halihazırda 2,5 kilo."

Anne Arram, kızının, içmesi gereken sütün Gazze'de çok az bulunduğunu, hastane 3 saatte bir süt verildiğini ancak kızının acıktığını ve daha fazla istediğini ama veremediklerini kaydetti.

GAZZE'DE AÇLIKTAN ÖLENLERİN SAYISI 57'YE ULAŞMIŞTI

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Münir el-Burş, 1 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, İsrail'in devam eden ablukası nedeniyle, Gazze halkının yüzde 91'inin "gıda krizi" yaşadığını, yüzde 65'inin temiz içme suyuna ulaşamadığını, çocukların ve emziren annelerin yüzde 92'sinin ciddi beslenme yetersizliği yaşadığını duyurmuştu.

Gazze'deki hükümetin medya ofisi, dün, çoğu çocuk ve bebek olmak üzere açlıktan ölenlerin sayısının 57'ye yükseldiğini açıklamıştı.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ARŞİV ARAMA