İsrail’den Güney Kıbrıs’a Ciddi Göç Başladı, Tehlikenin Farkına Varmalıyız”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Gazimağusa Milletvekili Yasemin Öztürk, bölgede artan Yahudi nüfus hareketliliği ve Chabad isimli örgütün faaliyetlerine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Öztürk, yaptığı basın değerlendirmesinde, hem güneyde hem kuzeyde mülkiyet edinimi, göç akışı, uluslararası siyasi baskılar ve sosyal yapıdaki dönüşüm riski gibi konulara dikkat çekti.

İsrail’den Güney Kıbrıs’a Ciddi Göç Başladı, Tehlikenin Farkına Varmalıyız”
28-06-2025 22:45
Google News

"Anti-semitistlik Asla Yapmadık"

UBP’li vekil, açıklamasına kamuoyundaki bazı iddiaları netleştirerek başladı:

“Öncelikle şunu söylüyorum biz özellikle bizim parti veya ben anti-seministlik asla yapmadık çünkü bizim için ister Hristiyan ister Yahudi ister Müslüman olsun herkes birdir. Yeter ki diğer insanların veya diğer canlıların hayatlarına saygı duysun.”

"Chabad Örgütü, Ada Genelinde Gayrimenkul Alıyor"

Öztürk, Chabad isimli örgütün Kıbrıs’ın iki tarafında da etkili bir şekilde mülk edinimi gerçekleştirdiğini kaydederek, bu gelişmenin altını şu sözlerle çizdi:

“Chabad isimli örgüt maalesef her geçen gün güçleniyor ve örgütü bir şekilde hem güneyde hem Kıbrıs kuzeyde gayrimenkul mal alıyor. Bunun öncesinde çok defa konuştum. Yakın zamanda da bildiğiniz gibi yine de Kıbrıs Yahudi merkezi diye tabelasını indirmek için de büyük bir mücadele verdim. Ve orada bir eylem sonucu artık kaldırabildik ve bunu şunu söylemek istiyorum orada resmi bir izin olmadığı halde indirmek için yine de bir mücadele gerekti.”

"Akel’den Uyarı: Bir Gün Buranın Bizim Olmadığını Fark Edeceğiz"

UBP’li vekil, Güney Kıbrıs’taki siyasi çevrelerin de bu gelişmelerin farkına vardığını belirterek, AKEL Genel Sekreteri’nin açıklamalarını hatırlattı:

“Şu anda en son Akel'in genel sekreteri bir açıklama yaptı. Dedik ki artık bir gün buranın bizim olmadığını fark edeceğiz. Artık orada sinagogların kurulması, okulların kurulması, gettoların oluşturulması mı... Güney Kıbrıs'ta fark etti. Biz bunu zaten hep, ben daha önceki konuşmalarımda defa defa söyledim. Yani bizden daha fazla paçalarını kaptırdılar.”

Toplumu Aptal Yerine Koyuyorlar”

Kıbrıs’ın iki kesimindeki halkın, iyi niyetinin suistimal edildiğini belirten Öztürk, bu noktada açık bir manipülasyon süreci yaşandığını savundu:

“Hem Güney Kıbrıs'ı hem Kuzey Kıbrıs'ın halkını ahmak aptal yerine koyuyorlar bir yerde. Bizim iyi niyetimizi, insancıl duygularımızı kullanıyorlar. Ciddi anlamda da buraya şu anda savaşı da bahane ederek, ciddi anlamda İsrail'den Güney Kıbrıs'ta bir göç başladı.”

BM Kararları Yok Sayıldı, Filistin Toprakları Ele Geçirildi”

Ortadoğu’daki gelişmelere değinen Öztürk, İsrail’in Filistin politikasını eleştirerek şunları ifade etti:

“Biliyorsunuz Filistin'de de Almanya'nın soykırım yaptığını iddia ederek de Filistin'in topraklarını ele geçirdiler. Ve Birleşmiş Milletlerin kararları olmasına rağmen hiçbir kararı tanımadan orayı ele geçirdiler. Ve şu anda insanların bir vatan diyebilecekleri toprak az, çok az kaldı. Ve birçok siviller öldürülüyor orada. Ve hiç dünya maalesef o güçlü devletlerin hiç geri sözü çıkmıyor. Öyle bir dönemdeyiz ki güçlünün haklı olduğu bir dönemdeyiz. Ve bu bir tehlikeli bir durum.”

“Kuzey ve Güney Ortak Tehdit Karşısında Birleşmeli

Öztürk, yaşanan bu gelişmeler karşısında Kıbrıs’ın iki tarafının ortak tavır alması gerektiğini vurguladı:

“Güney Kıbrıs'ta da Kuzey Kıbrıs'ta da ortak bir amacımız var ve ortak hareket etmemiz gerekiyor artık diye düşünüyorum. Şimdi bu tarafta da ciddi alımlar yapıldı. Ve nerelerden ne kadar alındığını bilmiyoruz.”

Yahudi Halkına Değil, Şiddet ve Saygısızlığa Karşıyız”

Antisemitizm suçlamalarına net bir yanıt veren Öztürk, tutumlarının inançlara değil, insan haklarına karşı saygısız tutumlara yönelik olduğunu belirtti:

“Şunu yine altını çizmek istiyorum. Kesinlikle Yahudilere karşı hiçbir düşmanca duygularımız yok. Tabii ki gelecekler istedikleri kadar. Yani buradan yer de alacaklar. Yeter ki diğer canlıların hayat bütünlüğüne saygı duysunlar. Birçok biliyorsunuz bakanları da açıklama yaptı. Onlar insan değil ki dedi. Filistin'de öldürülürken, siviller öldürülürken onlar insan değil ki dedi. Canlılara hiçbir saygıları yok.”

“Chabad ve Şabat: Siyonist Destekli Yapılar”

Milletvekili, Chabad örgütüne dair detaylı bir arka plan paylaşarak şu bilgileri aktardı:

“Bu Chabad örgütü aslında Siyonistlerin desteklediği Şabat örgütü. Netenyahu da bunların bir üyesi.”

Türkiye’yi İşgalci Göstermeye Yönelik Mutabakatlar

Güney Kıbrıs ve Yunanistan arasında Türkiye’yi hedef alan mutabakatlara değinen Öztürk, şu ifadeleri kullandı:

“Bugün Yunanistan'dan yakın zamanda Güney Kapısı'yı mutabakatla bir karar aldılar. Ve Türkiye'nin işgalci olduğunu söylediler. Bırakın bunun kararını hukukçular, tarihçiler versin. Buralarının hep kendilerine olduğunu iddia edilir. Ama bunu ancak tarihçiler söyleyebilir.”

Vakıf Malları Hukuken Koruma Altındadır”

Osmanlı dönemine ait mülkiyet yapısına da dikkat çeken Öztürk, mevcut tapu kayıtlarının önemini vurguladı:

“Biz diyoruz ki Osmanlı'nındı ve Osmanlı'nın burada vakıfları vardı büyük miktarda. Çünkü Güney Kapısı'nın topraklarının büyük bir kısmı. Zaten dağlıktır. Yüzde 80'inden fazla vakıf vardı. Vakıf malına zaten el koyamaz.”

Türk Düşmanlığıyla Dikkat Dağıtılıyor”

Siyasi manipülasyonlara dikkat çeken Öztürk, toplumda bilinçli olarak Türk-Rum gerginliğinin körüklendiğini öne sürdü:

“Tartışmaları her dem yapıyorlar. Şu anda yapmalarının amacı bizde hep bir Türk düşmanlığı Güney Kıbrıs'ta yaratıp, burada onların yapmak istediğini görünmez kılmaktır aslında bakarsanız. En büyük amaçları budur.”

Ortak Tehlike, Suni Düşmanlıklarla Gölgelendiriliyor

“Her zaman bir olay olduğunda hemen Kıbrıs - Yunan düşmanlığı, daha doğrusu Türk-Yunan düşmanlığı, Türk-Rum düşmanlığını ön plana çıkarıyorlar. Bu da Siyonistlerin, büyük bir ihtimalle Siyonistlerin mevcut hükümetteki bağlantıları vasıtasıyla sürekli bunları canlı tutma, esas yapmak istediği yapmak istediğini görülmez kılmadır aslında bakarsanız. Onun için büyük bir tehlike var.”

Dili, Irkı Ne Olursa Olsun, Saygı Şart”

İnsan hakları ve toplumsal barış vurgusu yapan Öztürk, şunları kaydetti:

“Evet biz milletin ne olursa olsun, dili ne olursa olsun, ırkı ne olursa olsun hiç fark etmez. Yeter ki bütün canlıların hayatına saygı duysunlar. Ve burası bizim topraklarımız. Korumak en tabi görevimiz. Korumak için önlemler almak en tabi görevimiz. Bunları daha sürekli dile getiriyoruz. Dile getirmeye devam edeceğiz.”

İsrail’den Göç Dalgası Sefer Sayılarına Yansıyor

UBP Milletvekili, hava ve deniz trafiğindeki artışın da göç hareketini teyit ettiğini belirtti:

“Sırf ki şu anda Filistin-İsrail Savaşı'nda da hiçbir saygıları yok. İran Savaşı'nı gerekçe göstererek büyük bir göç başladı Güney Kıbrıs'a. Evet yani bugün İsrail'den Güney Kıbrıs'a günde 3-4 defa ve belki de fazla seferler yapılıyor. Bu seferler kimin için? Yolcu olmasa neden yapılsın? Ciddi anlamda buraya bir göç başladı. Bugün artık savaş gemisine döndü Güney Kıbrıs.”

AKEL: Birlikte Adım Atmalıyız”

“İlk defa AKEL Partisi büyük bir parti, önemli bir parti ve dedi ki diğer taraf ile biz birlikte bir adım atmalıyız. Ve artık onlar da ciddi anlamda bir tehlike olduğunu fark ettiler. Orada gettolaşmaya başladıklarını, kendi okullarının olduğunu, sinagoglarının olduğunu da dile getirdiler.”

Kıbrıs, İsrail’in Ortadoğu Projesinde Stratejik Konumda

“Ciddi anlamda ne var ki Kıbrıs'ta bu kadar çok göç alıyor. Çünkü İsrail'in Ortadoğu projesinde Kıbrıs büyük bir öneme sahip. Bu önemle birlikte buraya adım adım bir işgal yapılıyor. Ve bunu ön plana çıktığı anda hemen Kıbrıs Türk düşmanlığı, Kıbrıslı Türkler ile Kıbrıslı Rum düşmanlığı alevlendiriyor. Onun için çok dikkatli olmalıyız.”

Chabad ve Siyonist Yapılar Toplumsal Tehdit Oluşturuyor

“Biz çok iyi niyetliyiz, humanist bir yapımız var. Ama maalesef Chabad örgütünün, Siyonizm'in, Şabat örgütünün çok tehlikeli olduğunu söylüyorum. Bugün Yahudilerin büyük bir kısmı da bunlara karşı zaten bu Chabad örgütüne karşı. Çünkü diğer canlıların hayat bütünlüğünü hiç görmezden geliyor.”

Saldırı Gerekçeleri Meşru Görünmüyor”

“Bugün ne oldu ki birden bire büyük bir görüş gerçekleşmişti? Kaç tane insan öldü? 28 tane en son İsrail'in öldü ama bunun dışında yaralılar var. Bu kadar az bir ölüm olduğu bir durumda nasıl kendileri Filistin'e saldırdı? Kendileri nükleer santral var gerekçesiyle İran'a saldırdı.”

ABD’nin Açık Desteği Dengeyi Bozuyor”

“Hangi yeri, nasıl bir güçleri var ki? Dünya üzülerek şunu da gözlemliyoruz, dünyanın büyük güçleri de açık açık bir şekilde, özellikle Amerika destek veriyor. Onun için bizim bundan daha fazla, bu yaşananlardan sonra daha dikkatli ve tabloyu daha iyi okumamız gerekiyor.”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ARŞİV ARAMA