Demokrat Parti, İsrail’in İran’a yönelik son askeri saldırısına sert tepki gösterdi.
Demokrat Parti Genel Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in İran’a karşı başlattığı askeri operasyonun yalnızca askeri hedeflerle sınırlı kalmayarak sivil yerleşimleri de doğrudan hedef almasının “kabul edilemez” olduğu vurgulandı.
“Siviller Tehdit Altında, Uluslararası Hukuk İhlal Ediliyor''
Açıklamada, özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlıların doğrudan tehdit altında bırakılmasının insanlık onuruna ve uluslararası hukuka açık bir saldırı olduğu belirtildi. Parti, bu tutumun devam etmesi durumunda bölgede daha ciddi insani ve siyasi krizlerin yaşanacağının altını çizdi.
Tahran’daki Türk Heyetine Geçmiş Olsun Mesajı
Demokrat Parti, saldırılar sırasında İran’ın başkenti Tahran’da sağlık turizmi misyonuyla bulunan Genel Başkan Yardımcısı Dr. Remzi Gardiyanoğlu ve beraberindeki heyete geçmiş olsun dileklerini iletti. Parti, heyetin güvenliğinin sağlanmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
“Türkiye Büyükelçiliği’ne Sığınan Vatandaşlarımızı Bekliyoruz”
Açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti Tahran Büyükelçiliği’ne sığınan vatandaşların sağ salim ülkeye dönüşünün sabırsızlıkla beklendiği ifade edildi.
“Uluslararası Toplumu Etkili Adımlar Atmaya Çağırıyoruz”
Demokrat Parti, açıklamasının sonunda, sivilleri hedef alan saldırıların kimden gelirse gelsin en güçlü şekilde kınandığını bildirerek, uluslararası toplumu sadece açıklama yapmakla yetinmemeye, sivilleri koruyacak etkili ve kararlı adımlar atmaya davet etti. “Bilinmelidir ki; bölge halklarının ve insanlığın ortak geleceği, güçle değil, adaletle korunabilir” ifadelerine yer verildi.
‘Barış ve Güven İçinde Yaşam Hakkını Savunuyoruz’
Yapılan açıklama şu şekilde:
KAMUOYUNA AÇIKLAMAMIZDIR
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın davetiyle, Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde gerçekleşen bir konferansta, Prof. Dr. İlber Ortaylı tarafından dile getirilen bazı ifadeler, Kıbrıs Türk halkı nezdinde büyük bir hayal kırıklığı ve derin bir rahatsızlık yaratmıştır.
Sayın Ortaylı’nın, Annan Planı döneminde “evet” oyu kullanan Kıbrıslı Türkleri, açıkça “akıldan yoksun” ve “hainlikle” itham eden sözleri, yalnızca talihsiz değil; aynı zamanda tarihi gerçeklerden ve siyasal nezaketten tamamen uzaktır. Bu tür ifadeler ne tarihsel bağlamla ne de Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık mücadelesiyle bağdaşmaktadır.
Kıbrıs Türk halkı, dün olduğu gibi bugün de bu topraklarda onuruyla, kimliğiyle ve iradesiyle yaşamaktadır. Kıbrıs Türkü’nün asli varlığı, geçmişi, bugünü ve yarını asla tartışmaya açık değildir.
Annan Planı süreci, garantör ülke Türkiye Cumhuriyeti ile eşgüdüm içerisinde yürütülmüş ve halkımız bu plan çerçevesinde kendi iradesiyle demokratik tercihini ortaya koymuştur. Bu tercihi aşağılamak, yalnızca Kıbrıs Türk halkını değil; aynı zamanda o dönemde diplomatik ve stratejik sorumluluk taşıyan tüm tarafları da yok saymaktır.
Bu noktada Sayın Ortaylı’ya hatırlatmak isteriz:
Tarihi yorumlamak, hakaret etmek değildir.
Eleştiri yapmak, halkı aşağılamak değildir.
Aydın olmak, millete yukarıdan bakmak değildir.
Demokrat Parti olarak bu açıklamaları büyük bir talihsizlik olarak değerlendiriyor ve kabul etmiyoruz. Kıbrıs Türk halkına yöneltilmiş bu incitici ifadeler karşısında, Sayın Ortaylı’nın ısrarla ve gecikmeksizin halkımızdan özür dilemesi gerektiğini hatırlatıyoruz.
Kıbrıs Türk halkı, tarih boyunca her türlü yok saymaya, itibarsızlaştırmaya ve ötekileştirmeye karşı dimdik durmuştur. Bugün de aynı kararlılıkla kendi onurunu ve iradesini savunmaya devam edecektir.
Saygılarımızla,
Demokrat Parti Genel Merkezi
